Ey yurdumun dört bir yanında görünmeyen düşmana karşı amansız bir ölüm kalım savaşı veren kahraman sağlıkçılarımız;

Öncelikle selam ederken her birinizi yürekten gönülden selamlıyor tüm gayretiniz için sizleri ayakta alkışlıyorum. İyi ki varsınız

Bilir misiniz benim gönlü Erciyes kadar yüce berrak tertemiz Anadolu insanım kar yağarken kar tanelerini meleklerin indirdiğine inanır. Bu kar yağışını sıra dışı bir izleme şeklidir. Her bir kar tanesini bir melek indirir bembeyaz bir umut olsun diye.

Melek gibi insan derken de zihnimizde renk beyazdır. Beyaz önlüklü siz sağlık çalışanlarımıza da Allah'ın indirdiği şifayı tek tek sunduğunuz için melek yakıştırması bundan olsa gerek. Çocuklarımıza bundan sonra melek görmek ister misiniz diye sağlık çalışanları göstereceğiz bu günlerin hikâyesini anlatırken.

Allah ihtiyaç sahibi kullarına yardımını gönderirken bazı kullarını aracı yapar. Aslında hepimiz bir insana dermanız bazen dermana muhtacız bazen derman oluruz. Rabbimizin virüs dolayısıyla birçok İnsan'a dermanını siz doktorlar siz hayırseverler siz din görevlileri siz emniyet güçleri eliyle sunduğunu çok iyi biliyoruz. Bilir misiniz siz cephede var gücünüzle savaşırken biz şerefli asil bir millet olarak kenetlendik. Çoluk çocuk yaşlı demeden size destek olmak için evde kalarak derdinize derman yüreğinize tercüman olmaktayız. Gözünüz arkada kalmasın.

Gül sunarken bir parça gülün kokusu kalır misali, siz insanlara umut sundukça sizin gül yürekliliğinizi ayakta alkışlıyoruz. Bu alkışlardan aldıkları güçle canla başla savaştığınızı biliyoruz. Düşmanı yendikçe terhis olan yaralıları alkışlarla memleketlerine iyileşmeye gönderdiğinizi duyuyoruz. İnanın gözyaşlarımıza hâkim olamıyoruz. Siz en yüce gönüllü insanlarsınız.

Geçenlerde cepheden gönderdiğiniz bir hasta komşumuz evinde iyileşti. Yeniden doğmuş gibiydi. Yeniden büyüyeceğim kızım derken duygulandım. Allah cephedekilerden razı olsun dedi. O kadar içten gelerek söyledi ki eminim rabbim razı olmuştur sizden.

Gözlerimizin önünde bir kurtuluş savaşı veriyorsunuz. Siz cephedeyken geride bıraktığınız Analarınız ,Babalarınız ,Eşleriniz Çocuklarınız ve Akrabalarınız sürekli cepheden haber almanın peşindeler.Biliyorum görüpte sarılamamak, özleyipte görememek, uzaktan çocuklarınıza öpücük göndermek gibi birçok özlem dolu cephe hikâyeleriniz birikti.Siperlerde uykusuz kaldıkça çocuklarınızın resimlerini koyunlarınızdan çıkartıp öptüğünüzü tahmin ediyorum. Bu milletin bir evladı olarak söz veriyorum! Ben var oldukça bu hikâyenizi bıkmadan anlatacağım. Eminim sizi bağrına basan bu millet de nesilden nesle aktaracak bu fedakârlık destanınız.

Ey Tarihe altın harflerle kahramanlık hikâyeleri yazanlar!

Düşman camileri kapatsa da minarelerden ezanları susturamadı, imamlar cepheye sürekli manevi destek peşindeler. Vefa destek ekiplerine katılan yardımsever halkla birlikte din görevlileri cephe gerisinde canhıraş bir gayretin içinde yaraları sarmakla meşguller. Siz hiç merak etmeyin nice kurtuluş savaşlarını inançla metanetle saburla kenetlenerek atlatan bu millet bu savaştan da sizlerin gayretleri ve bizlerinde destekleriyle galip çıkacak.

Mikail ÇOLAK...

Alıcı: Tüm Sağlık Çalışanları